Van’da havaların soğuması kan stoklarını azalttı

Van’da havaların soğuması ile beraber insan sirkülasyonu azaldı ve bu durum kan bağışında düşüş meydana getirdi. Bölgenin kan ihtiyacını karşılayan Kızılay Güneydoğu Bölge Kan Merkezinden yapılan çağrıda vatandaşlar kan vermeye davet edildi.
Kızılay Güneydoğu Bölge Kan Merkezi olarak Van, Muş, Iğdır, Hakkâri ve Bitlis illerindeki hastanelerin kan ihtiyacını karşıladıklarını belirten, Kızılay Güneydoğu Bölge Kan Merkezi Kan Bağışı Kazanımcısı Kemal Yıldız, “Ülkemizde tüm hastanelerin kan ihtiyaçları Kızılay tarafından karşılanıyor. Bizim bölgemizdeki sorumluluk sahamızda bu illerdeki hastanelerin kan ihtiyacını bizler karşılıyoruz. Aynı zamanda bu illerdeki kan bağışlarını da biz kabul ediyoruz. Ülkemizin kan ihtiyacını karşılamaya çalışıyoruz.” dedi.

“SOĞUK HAVALARDA İNSANLARA ULAŞAMIYORUZ”
Kan kaynağının insan olduğuna dikkat çeken Yıldız, “İnsanların kan bağışında bulunması gerekiyor ki ihtiyaç duyulduğunda kullanılabilsin. Kimin ne zaman kana ihtiyaç duyacağını bilmiyoruz. Bir tek trafik kazasında 5 ila 10 ünite kan kullanılabiliyor. Bunu ülkemiz genelinde düşündüğünüz zaman çok daha fazla ihtiyaç duyulabiliyor. Bizler bölgemizde sürekli olarak hem merkezimiz olsun hem sahadaki ekiplerimizden kan bağışı alıyoruz. Burada bunların testlerini yaptıktan sonra kendi araçlarımızla hastanelerimize gönderip, orada kullanılmalarını sağlıyoruz. Bizim bölgemizdeki en büyük sıkıntı coğrafyamızın geniş olmasıdır. Düşünün şimdi biz buradan kan bağışı almak için Hakkâri’ye gidiyoruz, buradan Iğdır’a veya Bitlis’e gidiyoruz. Coğrafyanın dağınık olması, insanlara ulaşmayı engelliyor. İkinci sıkıntımız da havaların soğuk olduğu zaman insanlara ulaşamıyoruz. Yani düşünün Cumhuriyet Caddesinde bizler günde 70-80 ünite kan alırken havaların soğumasına bağlı olarak bu sayı düştü. Bunu tolere etmek için kapalı alanlara, askeri birliklere, üniversitelere, resmi kurumlara gidip kan bağışı alıyoruz ki ülkemizin kan ihtiyacını karşılayabilelim.” ifadelerini kullandı.

“15-20 DAKİKA AYIRARAK 3 KİŞİNİN HAYATI KURTARILABİLİR”
İnsanlar kan bağışı konusunda duyarlı olduğu zaman havalar soğuk da olsa kan bağışı yapabileceklerini ifade eden Yıldız, “Dışarıda havalar soğuk ama bizim kan merkezimiz sıcak yani normal sıcaklıkta, burada kan bağışında bulunabilirler. Zaten kan almış olduğumuz noktalar da genelde kapalı alanlardır. Kullanmış olduğumuz ısı sıcaklığının uygun olması gerekiyor ki kan alabilelim. Yani tek amacımız insanların kan bağışına uğramaları buna zaman ayırmaları. Bizler her şeye zaman bulabiliyoruz ama maalesef kan bağışı için bir 15-20 dakikalık bir zaman ayıramıyoruz. Kan verince düşünün 3 kişinin hayatını kurtarıyorsunuz. Tüm insanların kana ihtiyacı olduğu için daha doğrusu potansiyel hasta olduğumuz için hepimizin kan bağışında bulunması gerekiyor. Bizler kan bağışının yanında bir de kök hücre bağışı alıyoruz. Bunda da lösemili hastalar için numuneler alıp, sisteme yüklüyoruz. Eğer uyum sağlanırsa daha sonra bağışçıyla iletişime geçiyoruz ve bu işi Sağlık Bakanlığı ile koordineli bir şekilde yürütüyoruz.” şeklinde konuştu.

“KANLARIN BELLİ BİR KULLANIM SÜRESİ VAR”
Bölgenin kan ihtiyacının yüzde 90’ını karşıladıklarını dile getiren Yıldız, “Bugün kan ihtiyacını karşıladık yarın ne olacağını bilmiyoruz yani Allah göstermesin bugün bir trafik kazası olsun, bir afet olsun veya ciddi farklı bir şey olursa biz bu kanı gönderdiğimiz zaman yarın yerine bırakmamız gerekiyor. Kanların belli bir kullanım süreleri var. Sizlerin kırmızı kan olarak bildiğiniz kanın ömrü 42 gündür ama maalesef elimizde 20 gün bile kalmıyor. Çok hızlı bir şekilde gönderiliyor. Stok olarak düşündüğümüz zaman evet bugün iyiyiz ama yarın daha iyi olmamız gerekiyor. Çünkü sürekli hastanelere gönderiyoruz. Bu sürecin hızlı bir şekilde devam etmesi gerekiyor.” diye konuştu.

“KAN VERECEK KİŞİNİN BAZI KRİTERLERİ YERİNE GETİRMESİ GEREKİYOR”
Kadınların 4 ayda bir yılda 3 kez, erkekler ise 3 ayda bir yılda 4 kez kan bağışında bulunabildiğini hatırlatan Yıldız, “Kan bağışının bazı kriterleri var. Kişinin 50 kilonun üzerinde olması gerekiyor. Sağlıklı olması gerekiyor. Bir formumuz var bu formu doldurttuktan sonra orda doktorumuz gerekli değerlendirmeyi yapıyor. Biz aynı zamanda kan almadan önce bağışçımızın da sağlığını düşünüyoruz. Önce bir tansiyonuna bakılıyor. Kan değerlerine bakılıyor. Ateş nabız ölçülüyor forma bağlı olarak. Daha sonra doktorumuz değerlendiriyor. Eğer uygunsa kan bağışına yönlendiriyor, eğer engel bir durum varsa da bağışçıyı bilgilendirip geri gönderiyor. Aldığımız kanlarda bazı testler uyguluyoruz. Kan yoluyla bulaşan hastalıklar varsa öğrenmek için bunların dışında herhangi bir test uygulamıyoruz. Bu testlerden biri pozitif çıkarsa kanı imha edip, bağışçımıza bilgi veriyoruz.” ifadelerinde bulundu.