Van’da sıkıntılar bitmek bilmiyor. Trafik sorununun arapsaçına döndüğü kentte, vatandaşların da yolları ve kaldırımı işgal etmesi bu sorunları katmerleştiriyor.
Van’da bir kahvehane işletmesinin kaldırımlara dizdiği masa sandalyeler, zaten dar olan sokakta bir de trafiği kilitledi. Buradan geçmekte sıkıntı yaşayan araç sürücüleri ve yayalar zor anlar yaşadı. O anlar görenlere sokak değil, “Yolgeçen Hanı” dedirtti. Kimi vatandaşlar bu durumu olumsuz görüp eleştirse de kimi vatandaşlarda insanların başka dinlenecek yerleri olmadığını belirterek çözüm için yetkililere seslendi.
“Van gittikçe geriliyor”
Van’da esnaflık yapan Âdem Yönten, yaklaşık 8 yaşından beri aynı sokakta olduğunu belirterek; “8 yaşından bu yana baktığımız zaman bir ilerleme var mı? Diye sorsanız. Sokak lambaları dışında hiçbir ilerleme yok. Her yıla nazaran veya 3-4 yıla nazaran küçük ihaleler yapılır. Olan sadece kırık kaldırım taşlarının onarılması, yolun ayrışması ve yol taşlarının değişmesidir. Bu da belli bir gelişime yönelik değildir. Sadece kiminin çıkar ve menfaati için kiminin de cebine para sokmaktır aslında. Biz bunu böyle algılıyoruz. Van’ın zaten bir sahibi yoktur. Genel olarak baktığımız zaman dış şehirlerde gelişim daha çabukken, Van gittikçe geriliyor. Mesela burada 12 yıldır esnaf içerisinde bir görevli olarak veya yetkili olarak burada duruşum şunu sezdiriyor bana gitgide ilerlemiyoruz geriliyoruz aslında. Bunun sebebi ilin gelişmemesidir aslında. Bir yer eğer gelişmiyorsa, geriler. En büyük sebeplerinden biri de gelen herkesin kendi menfaati için şehri kullanmasıdır. Bu da çıkar ve menfaat olarak kendine bir pay çıkarmak bir geçim kaynağı yapmak. Haşa geçim kaynağı olarak eğer biz rızık korkusuna düşersek zaten büyük kaybederiz. Bu da bizim Van Büyükşehir Belediyesinde en büyük düstur. Gidelim bugün dünyanın rüşveti yapılıyor, dünyanın faal işleri yapılıyor. Bundan biz görüyoruz, duyuyoruz, seziyoruz. Gözün önünde olan şeyler var. Tabi halk buna ses çıkarmıyor diye insanlar bunu avanak sanıyor. Kimse avanak ya da görmez değil. Herkes her şeyi görüyor. Baktığımız zaman şehrin bir yeri geliştiriliyor, bir yeri geliştirilmiyor. Geliştirilen yerde de belediye içerisinde kendi menfaatine kendi çevresi menfaatine geliştirme sağlayan yerler var. Bu mahallelerde genelde belediyeciler veya bürokrat olan kişilerin bulunduğu yerlerdir ve gelişiyor. Tuşba‘ya baktığımız zaman neden bu kadar çabuk gelişti? Ama Yeni Mahalle bu kadar yakın iken, bu kadar güzel iken baktığımız zaman ulaşımı çarşıya 5 dakika olmasına rağmen halen köy manzarası var. Neden? Hiç olmazsa bir kurum olmalı veya bir hastanesi olmalı. Doğru düzgün bir eğitim sisteminin olduğu yâda spor tesislerinin olduğu, çocukların faydalanabileceği ve iyi bir aktivite yapacağı bir yer olması lazım değil mi? Ama yok! Demek ki ayrımcılık var. Yani şehrin bir yeri gelişirken, bir yeri hiçbir zaman gelişmiyor” dedi.
“Sorun kaldırımlar değil!”
Tek sıkıntının kaldırımlar ve yer işgali olmadığını belirten Yönten, “Bizim sokağa baktığımız zaman insanlar genel olarak kaldırımları sorun yapıyor. Aslında sorun kaldırımlar değildir. Yaşlılarımızın gidip de vakit geçireceği normal bir aktivite yok çevrede. Meydan dediler, 10 yıldır aynı şey tekrarlanıyor ağızda. Neden meydan halen yapılmıyor? Çok basit aslında. Barakalar kaldırılacak, oraya küçük bir park kurulacak. Yaşlılarımız, gençlerimiz veya herhangi bir çarşıya çıkıp da hava almak isteyen, binalarda yaşayan insanlar hava alacak. Ama yok Ulu Camii çevresinde hiçbir gelişim yok. Gittikçe köreliyor, gittikçe köy pazarına dönüyor ve insanlar bu yüzden kaldırımlardan şikâyetçi oluyorlar haklılar. Ama baktığımız zaman bu şikâyetleri giderilecek bir yer olacak ki bu kaldırımlardaki şikâyetler olmasın. Bu yüzden belediyecilerimizi buradan sesleniyoruz. Ya iyi bir belediyecilik yapın. Van’a sahip çıkacaksanız adam akıllı sahip çıkın. Çıkmayacaksanız da adaylığınızı koymayın” ifadelerini kullandı.