Tüm gerçekler ortaya çıktı! 75 yıllık İsrail algısı 18 günde çöktü

   Haber7-ÖZEL

Filistin ile İsrail arasında 7 Ekim’de başlayan savaş 18. gününde devam ediyor. Hamas‘ın silahlı kanadı İzzeddin Kassam Tugayları‘nın “Aksa Tufanı” adıyla İsrail’e yönelik başlattığı operasyon sonrası İsrail’in kural tanımaz saldırıları 2 binin üzerinde çocuğun 5 binin üzerinde ise sivilin hayatını kaybetmesine neden oldu.

Dünya, İsrail’in işlediği savaş suçlarına gözlerini yumup Tel Aviv’e peş peşe destek ziyaretleri gerçekleştirirken, İsrail günlerdir konuşulan kara harekatını ABD askerleri gelene kadar ertelediğini açıkladı. Aksa tufanı operasyonu sonrası Filistin-İsrail savaşında 18 günde yaşananlar, İsrail’in kurulduğu günden bu yana 75 yılda oluşturduğu birçok algıyı yerle yeksan etti. 

İSTİHBARAT VE DEMİR KUBBE ZAAFİYETİ ORTAYA ÇIKTI

Hamas’a bağlı İzzeddin Kassam Tugayları’nın 7 Ekim sabahı İsrail işgalindeki topraklara sızıp askeri üslerini ele geçirmesi, yüzlercesini öldürdükten sonra büyük kısmını rehin alıp Gazze’ye götürmesiyle İsrail tarihinde benzeri yaşanmamış bir durum ortaya çıktı.

İsrail içlerine kadar gerçekleştirilen operasyonu İsrail istihbaratının tespit edememesi, MOSSAD’ın Ortadoğu bölgesindeki en güçlü istihbarat teşkilatı olduğu algısını yok etti. Hamas’ın uzun zamandır süren saldırı hazırlığından ve yapılan binlerce füzeden haberdar olmayan İsrail istihbaratı, Aksa Tufanı operasyonu sonrası dünyadaki ‘mükemmel’ söyleminin değişmesine neden oldu. 

Aksa Tufanı operasyonu, İsrail istihbaratının zaafiyetini ortaya çıkarırken, Hamas’ın ateşlediği füzelerin İsrail topraklarına düşmesi ise İsrail’in ‘meşhur’ hava savunma sistemi ‘Demir Kubbe’nin yetersizliğini gözler önüne serdi. Ateşlenen binlerce füzeye karşılık veremez hale gelen Demir kubbe birçok füzenin kentlere düşüşünü engelleyemedi. Bu saldırıyla birlikte ‘Demir kubbe çok iyi’ söylemi de ilerleyen dönemde tartışma konusu olacak.

YERLEŞİMCİLERİ KAÇIRMAYA BAŞLADILAR

Yakın zamana kadar Filistin’de işgal edemediği topraklarda “yerleşimci” adı altında sivil-milis yayılımını sağlayarak işgalini sessizce artıran İsrail, 7 Ekim’den sonra bu konuda da geri adım attı.

Yeni yerleşim yerleri oluşturma stratejisi geliştiremeyen İsrail, Gazze Şeridi’ne yakın bölgedeki Sderot, Aşkelon, Eilat, Dimona, Aşdod, Arad gibi şehirlerinde yüzlerce evi boşalttı. Kassam Tugayları’nın Demir Kubbe’yi delerek roketlerle vurduğu Güney şehirlerindeki İsrailliler “güvenli” bölgelere götürüldü.

GÜÇLÜ DEĞİL KORKAK ORDU

Yıllardır Filistinli sivillere her türlü zulmü gerçekleştiren İsrail askerleri, Hamas’ın 7 Ekim’deki operasyonunda adeta kaçacak delik aradı.

Baskın günü Gazze Şeridi’ne yakın bir bölgedeki üste gözcülük görevi yapan İsrailli bir kadın asker yaşadıklarını Haaretz gazetesine şöyle anlattı:

“Sabah 6.30’a alarm kurmuştum. Hemen ardından sirenler çalmaya başladı. Ne yapacağımızı bilmiyorduk çünkü hiç böyle bir durumda kalmamıştık. Sadece dışarı koştuk. Büyük beton bir borunun içine girdik. Çok korunaklı bir alan değildi ve patlamaların sesi korkunçtu. Ölmek üzere olduğumu düşündüm. Kaldığımız yere roketlerin düştüğünü ve şarapnellerin havada uçuştuğunu gördüm. Herkes ağlamaya başladı. Bize tek seçeneğimizin savaş odasına kaçarak hayatımızı kurtarmak olduğu söylendi. Sirenler çalarken ve roketler yanımıza düşerken koştuk. Hayatımda hiç koşmamışım gibi koştum. Saklandığım yerden çıkmaktan çok korkuyordum. Zor bir psikolojiydi çünkü kendi hayatınızdan korkuyorsunuz. 26 saat boyunca yemek yemedik. Yiyecek bir şeyimiz yoktu ve çok az suyumuz vardı. Havalandırma yoktu. Sıcaktan ölüyorduk ve çok havasızdı. Bir bardağa çişimi yapmak zorunda kaldım. Tuvaletimiz yoktu. İnsanlar büyük baskı altındaydı. Kadınlar pantolonlarına kaçırdılar.”

GÜÇLÜ ÜLKE ALGISI DA YIKILDI

Hamas’ın operasyonunun ardından İsrail’in günlerdir konuşulan kara harekatına başlayamaması da dikkat çeken diğer bir gelişme oldu. İsrail ordusu son olarak yaptığı açıklamada takviye ABD güçleri gönderilene kadar kara harekatının ertelendiğini duyurdu.

İsrail’in ABD askerleri olmadan Gazze’ye kara harekatı düzenleyememesi de İsrail’in Ortadoğu’nun en güçlü ordularından biri olduğu kanısını yok etti. Tüm teknolojik ekipmanları bulunan İsrail ordusunun ABD güçleri olmadan hiçbir uçağı, tankı, topu bulunmayan Gazze’ye kara harekatı düzeleyememesi İsrail’in gerçekteki askeri gücünün hangi seviyede olduğunu gözler önüne serdi.