Prof. Dr. Alaeddinoğlu: Van Gölü eski ihtişamına muhtemelen kavuşamayacak

Van Fen ve Sosyal Bilimler Proje İmam Hatip Lisesi öğrencileri ile bir araya gelen Van YYÜ Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Alaeddinoğlu, kuraklığın etkilerini anlattı.

Prof. Dr. Alaeddinoğlu: Van Gölü eski ihtişamına muhtemelen kavuşamayacak
VAN
Yayınlama: 22.12.2023
A+
A-

Türkiye ve Van Gölü Havzasında yaşanan kuraklığın etkilerine değinen Alaeddinoğlu, gelecekte ülkemizin çok ciddi bir su sıkıntısı yaşayabileceğine dikkat çekti.

“YAKLAŞIK YÜZDE 15-20 CİVARINDA BİR SU DÖNGÜSÜ YERYÜZÜNE ULAŞAMAZ”
Dünya var olduğu günden beri yeryüzüne yağışların düştüğünü ve bu yağışların tekrar atmosfere yükselerek bir döngü oluşturduğunu belirten Alaeddinoğlu, “Aynı oranda yağış yeryüzüyle atmosfer arasında sürekli devam eder. Bu bazen yağmur, bazen kar, bazen dolu ve diğer yağış şekilleri olarak karşımıza çıkar. Ancak iklim değişikliği bu döngüde bir değişikliğe neden olur. Yağışların düşebilmesi için öncelikle havada su buharına ihtiyaç var. İkinci olarak toz zerreciklerine, üçüncü olarak da soğumaya ihtiyaç var. Yani bunlar gerçekleşirse yağış düşer. Dünya ısındıkça atmosferin su tutma kapasitesi artar bu da şu anlama gelir atmosferin su tutma kapasitesi artıkça, atmosfere yükselen yağışların bir kısmı orada asılı kalır düşmez. Çünkü soğuyamadığı için yoğuşamaz ve yoğuşamadığı için de yeryüzüne ulaşamaz. Yani yaklaşık yüzde15-20 civarında bir su döngüsü yeryüzüne ulaşamaz.” dedi.

“DÜNYADA VAR OLAN SULARIN ÇOK AZINI KULLANIYORUZ”
Dünyanın su kaynakları anlamında zengin olmadığına dikkat çeken Alaeddinoğlu, “Dünyanın Su kaynakları zenginmiş gibi davranıyoruz aslında hiç de öyle değil. Yüzünün yüzde 71’i sularla yüzde 29’u kara ile kaplı. Dünyada var olan suyun yaklaşık yüzde 97,5’luk kısmı tuzlu. Geriye yaklaşık iki buçukluk kısım bizim kullanabildiğimiz tatlı su. Ancak bu tatlı suyun tamamını kullanamıyoruz. Bu suyun yüzde seksenini yine kullanamıyoruz yani aslında biz dünyada mevcut suyun ancak binde bir kaçını kullanabiliyoruz. Yani dünyada insanoğlunun ihtiyaç duyduğu su çok fazla değil.” ifadelerini kullandı.

“KURAKLIK DÜNYANIN EN TEMEL PROBLEMİ”
Kulaklığın dünyanın en temel sorunlarından bir tanesi olduğunu söyleyen Alaeddinoğlu, “İnsanlık kuraklığı sıklıkla yaşamış. Dünya beş kez soğuk ve sıcak dönemi yaşamış. Bizim bugün yaşadığımız sıcaklık dünya için yeni bir şey değil. İnsanlık için yeni bir şey. Bu durum dünyanın sonu anlamına da gelmez ama insanlık için ciddi bir imtihan. Kurak ve sıcak dönem mutlak suretle yaşanacaktı ama biz insanlar olarak bu süreci hızlandırdık. Aslında yüz binlerce yıl alacak bir süreci biz yüzlerce yıla indirdik.” şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE ÇOK CİDDİ SU STRESİ ÇEKİYOR”
Türkiye’nin çok ciddi anlamda su stresi çeken ülkelerden bir tanesi olduğuna değinen Alaeddinoğlu, “Bir yerde eğer bir kişiye bin metreküpün altında su veriyorsanız o ülke su fakiri bir ülkedir. Çok suyumuz yok. Ülkenin tamamına bu su dengeli bir şekilde dağılmış değil. Ülkemizin yenilenebilir su kaynakları noktasında sorunları var.” diye konuştu.

“VAN GÖLÜ ESKİ İHTİŞAMINA MUHTEMELEN KAVUŞAMAYACAK”
Alaeddinoğlu, “Van Gölü Havzasında sıcaklıkların artmasıyla yağışlardaki azalışın doğru orantılı gerçekleştirdiğini görüyoruz. Sıcaklığın artışına bağlı olarak havzaya düşen yağışın şekli değişiyor. Geçmişte bu mevsimde düşen yağışın şekli kar şeklindeydi. Ancak bugün düşen yağışın büyük çoğunluğu yağmur şeklindedir. Geçmişte yağışlar havzada büyük çoğunlukla ekimde başlardı, bahar aylarına kadar devam ederdi. Bugün artık bu yağışlar aralık ayının ortalarına kadar düşmüyor. Van Gölü eski ihtişamına muhtemelen kavuşamayacak. Eğer dünya akıllanmaz ve karar verenler bu konuda önlemler almazlarsa ki bu anlamda atılan adımlar maalesef yeterli değil 2100 yılında en az yüzde 3 ve en fazla yüzde 5-6 oranda sıcaklıktaki bu artış dünyanın sonunu getirecek. Kuraklık önemli şey çünkü tarımsal faaliyetlerin tamamı buna bağlı olarak gerçekleşir.” ifadelerini kullandı.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.