Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Genel Başkanı Ali Yalçın, 7. Dönem Kamu Toplu Sözleşmesi hakkında “Beklentimiz piyasa koşullarını dikkate alan, refah payı içeren, kamu görevlilerinin reel alım gücünü yükseltecek, yeni bir teklifle gelinmesidir. Bu sebeple yüzdelik zamda iyileştirici bir irade, refah payında ise olumlu bir adım bekliyoruz” dedi.
Yaklaşık 4 milyon memur ve 2,5 milyon memur emeklisinin 2024-2025 yıllarındaki mali ve sosyal haklarının belirleneceği 7’nci Dönem Kamu Toplu Sözleşmesi sürecinde, yetkili konfederasyon olarak masada yer alan Memur-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ali Yalçın basın açıklaması düzenledi. Memur-Sen Konfederasyonu Genel Merkezi’nde başlayan toplantıda 7. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinin son durumu ve masadan beklentiler kamuoyuyla paylaşıldı. Yalçın, Kamu İşveren Heyeti’ne, kamu görevlilerinin beklentilerini karşılayan yeni bir teklifle gelmeleri çağrısında bulundu.
“Emeğimizin iktisadi sıkılaşma politikalarının tasarruf kalemine dahil edilmesini kabul etmiyoruz”
Yalçın konuşmasında, daha önce Kamu İşveren Heyeti’nin verdiği 2024 yılı ilk altı ay için yüzde 15, ikinci altı ay için yüzde 10, 2025 yılı ilk altı ay için yüzde 6, ikinci altı altı ay için yüzde 5’lik teklifin kamu görevlilerinin beklentilerini karşılamadığını dile getirdi. Amaçlarının kamu görevlilerinin refah seviyelerini yükseltmek olduğunu söyleyen Yalçın, “Yüzdelik teklif, toplu sözleşmenin esası; enflasyon farkı, kayıpların telafisi; refah payı ise alım gücünü korumanın güvencesidir. Ama bugün görüyoruz ki, 6 ay boyunca yaşayacağımız sıkıntılar sonrası alacağımız enflasyon farkı, zam gibi sunuluyor. Halbuki, enflasyon farkı kamu işverenin jesti değil, toplu sözleşme kazanımımız ve geçmişe dönük alacağımızdır. Biz yetkili sendikalarımız ve Memur-Sen Konfederasyonu olarak isteriz ki piyasa istikrarı sağlansın, enflasyon olmasın, enflasyon farkı da doğmasın. Ama görüyoruz ki enflasyon gerçek, alım gücümüzün düştüğü ise hakikattir. Türkiye ekonomisinin karşı karşıya kaldığı sorunlarda, hiçbir sorumluluğu olmayan kamu görevlileri olarak emeğimizin iktisadi sıkılaşma politikalarının tasarruf kalemine dahil edilmesini kabul etmiyoruz” açıklamalarında bulundu.
20 gündür süren 11 hizmet kolu ve genele yönelik müzakerelerde 967 teklife masada çözüm aradıklarını hatırlatan Yalçın, Toplu sözleşmenin sadece genel teklifin rakamları üzerinden konuşulmasının hizmet kollarına ve genele ilişkin üretilen çözümleri gölgede bıraktığını ifade etti. Öte yandan Yalçın, oransal zamda uzlaşılacak noktaya gelmemelerine rağmen hem hizmet kolu tekliflerinde hem de genele ilişkin bölümde bazı kritik başlıklarda önemli ilerlemeler sağladıklarını da söyledi.
“Arzumuz toplu sözleşmede genel ve hizmet kolu mutabakatının bir arada sağlanmasıdır”
Yalçın, Toplu Sözleşmede mutabakatın her bir hizmet kolu için ayrı, genel olarak ayrı sağlanabileceğini ayrıca tek kalemde de olabileceğinin altını çizerek, “Arzumuz ve çabamız toplu sözleşmede genel ve hizmet kolu mutabakatının bir arada sağlanmasıdır. Yarın, Kamu İşveren Heyeti’nden gelen son teklifle müzakere ve istişare sürecini sürdürerek önemli bir karar alacağız” şeklinde konuştu.
“Beklentimiz, kamu görevlilerinin reel alım gücünü yükseltecek, yeni bir teklifle gelinmesidir”
Yalçın, Kamu İşveren Heyeti’nden yarınki görüşmede, kamu görevlilerinin beklentilerini karşılayan bir teklif sunmasını beklediklerini ifade ederek, “Hakem Kurulu’nun göreve başlama düdüğünün çalacağı vakte kadar süreci uzlaşmayla tamamlamak hakkımız da irademiz de var. Beklentimiz gerçekçi, piyasa koşullarını dikkate alan, öngörülen enflasyonu ihmal etmeyen, refah payı içeren, kamu görevlilerinin reel alım gücünü yükseltecek, yeni bir teklifle gelinmesidir. Bu sebeple yüzdelik zamda iyileştirici bir irade, refah payında ise olumlu bir adım bekliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Toplu sözleşmede elde edilecek hakların 2024 ve 2025 yılında kamu görevlilerinin maaşlarına uygulanacağının unutulmaması gerektiğini de vurgulayan Yalçın, refah payı isteklerinin enflasyonist ortamda konformist bir beklenti olmadığını aksine alım gücünü koruyacak güçlü bir enstrüman olduğunu belirtti.
“25 milyon kamu görevlisi ve emeklisini mutlu edecek teklifi bekliyoruz”
Türkiye’nin istikrarlı bir şekilde büyüdüğüne dikkati çeken Yalçın, bu büyümeden gelen payın tüm gelir gruplarına adil şekilde paylaştırılmasını ve kamu görevlilerine de hakkaniyetli bir şekilde yansıtılmasını talep ettiklerini sözlerine ekleyerek, “Nasıl daha önceki süreçlerde toplu sözleşme masası kamu görevlilerinin sorunlarını çözmenin en etkili yoludur dediysek; bugün de bu sözümüzün arkasında duruyor ve masanın sonuç üretme kapasitesini sonuna kadar zorluyoruz. Süreç devam ediyor, tüm bu gerçekleri dikkate alarak kamu işvereni ve hükümetten yarın, aileleriyle birlikte 25 milyon kamu görevlisi ve emeklisini mutlu edecek ve Memur-Sen’e imza attıracak teklifi bekliyoruz” dedi.
*İHA*