Prof. Dr. Onur Yaprak son 20 yılda karaciğer yağlanmasına bağlı karaciğer kanseri gelişiminin 10 kat arttığını belirterek 7 Nisan Ulusal Kanser Haftası kapsamında açıklamalarda bulundu.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Organ Nakli Bölümünden Prof. Dr. Onur Yaprak, 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftası kapsamında açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Yaprak, karaciğer yağlanmasına bağlı olarak karaciğer kanseri vakalarının arttığını belirterek, “Karaciğer kanserine yol açan sebepler arasında karaciğer yağlanmasının yeri son 20 yılda 10 kat artarak yüzde 2’den yüzde 20’ye yükseldi. Bu artışın altında toplumda artan diyabet, obezite, sağlıksız beslenme ve hareketsiz yaşam tarzı olmasının yanında hepatit B virüsüne yönelik aşı kampanyaları ve hepatit C virüsünü neredeyse tamamen vücuttan temizleyen ilaçların keşfedilmesi ile hepatit virüs oranlarının azalması birlikte rol oynamaktadır” diye konuştu.
“Erkeklerde risk 2-3 kat daha fazla”
Tüm kanserler içinde karaciğer kanseri görülme sıklığının 6’ncı sırada olduğuna değinen Prof. Dr. Yaprak, sözlerine şöyle devam etti: “Görülme sıklığı ülkeden ülkeye değişmekle birlikte her 100 bin kişide 3 ila 30 arasındadır. Bu oran ülkemizde her 100 binde 6.5 civarındadır. Erkeklerde kadınlara göre 2-3 kat daha fazla görülür. Görülme yaşı açısından en çok 50 yaş üzerinde görülür. Karaciğer kanseri vakalarının yüzde 80-90’ı siroz zemininde gelişir. Tüm dünyada 2020 yılında 900 bin olan karaciğer kanserli hasta sayısının 2040 yılında 1 milyon 400 bine yükseleceği ön görülmektedir. ABD’de ise 2020 yılında 38 bin olan yıllık karaciğer kanseri vaka sayısının 2030 yılında 56 bine yükseleceği öngörülmektedir”.
“Hepatitler, aflatoksin ve yağlanmaya dikkat”
Prof. Dr. Yaprak, karaciğerde gelişen kanserlerin 2 tip olduğunu ifade ederek, “Karaciğerde gelişen kanserler birincil yani karaciğerin kendi hücrelerinin tümörleşmesi ile gelişen ya da ikincil yani karaciğere başka organ kanserlerinin sıçraması yolu ile gelişen olmak üzere iki tiptir. Birincil olanlar karaciğer kanseri diye adlandırılırken ikincil olanlar karaciğer metastazı olarak bilinirler. Karaciğer kanserinde tedavide cerrahi, kemo-radyoterapi, girişimsel radyoloji gibi yöntemler bulunmasına rağmen, sadece birincil kanserlerin ‘hepatosellüler kanser’ tipinde ve uygun hastalarda karaciğer nakli yapılabilmektedir. Bu tip hastalarda karaciğer nakli diğer tedavi yöntemlerine göre çok daha başarılı sonuç vermektedir. Karaciğer kanserine yol açan nedenlerin başında hepatit B ve hepatit C enfeksiyonları, kronik alkol kullanımı, aflatoksin ve karaciğer yağlanması gelmektedir. Hepatit B enfeksiyonu olan kişilerde karaciğer kanseri görülme riski 10-100 kat, Hepatit C enfeksiyonu olanlarda ise 17 kat daha yüksektir” şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA