Hipnoz oyunuyla çocuk hastalarının ailelerine gerçeğe aykırı cinsel istismar raporu hazırladığı ortaya çıkan FETÖ’cü doktor Süleyman Salih Zoroğlu’nun mağdurlarından Gürbüz ailesi, yaşadıkları şoku Haber7’ye anlattı.
Haber7 – ÖZEL
FETÖ iltisakı nedeniyle kamudan atıldıktan sonra açtığı özel klinikte psikolojik sıkıntı yaşayan zeki çocukları uyuşturucu madde ile hipnozlayıp anne ve babalarına tecavüz iftirası attırmakla suçlanan Prof. Dr. Süleyman Salih Zoroğlu tutuklanırken arkasında mağdur ordusu bıraktı. Yaklaşık 50 aileyi taciz-tecavüz ithamıyla mağdur ettiği belirtilen Zoroğlu’nun ağına takılan mağdurlardan 17 yaşındaki Nehir Gürbüz’e HABER7 ulaştı.
Geçtiğimiz yıl “çocuk ve ergen psikiyatristi” vasfıyla Süleyman Salih Zoroğlu’nun kapısını çalan Gürbüz ailesinin genç kızı Nehir Gürbüz’e ilk olarak sıcak davranıldığı, daha sonra babası Tolga Gürbüz aleyhine yönlendirmelerde bulunulduğu öğrenildi. Nehir Gürbüz’e “Baban seni öpüyor mu?”, “Akşam odana giriyor mu?” şeklinde sorular yönelten Prof. Zoroğlu’nun bununla yetinmediği, o dönem 16 yaşında olan Nehir’e ‘ketamin’ adlı uyuşturucu ilaç enjekte ettiği kaydedildi. Birçok mağdura olduğu gibi Nehir Gürbüz’e de “Çoklu Kişilik Bozukluğu” tanısı koymaya kalkan Zoroğlu’nun tavırlarından memnun olmayan Nehir’in 1 yıl süren seanslarını yarıda bırakarak devam etmediği ve durumu babası Tolga Gürbüz’e anlatarak şikayette bulunduğu bildirildi.
Mağdur Nehir Gürbüz ve babası Tolga Gürbüz, yaşadıkları “Zoroğlu kabusunu” Haber7’ye anlattı.
ÖNCE TUHAF SORULAR SONRA UYUŞTURUCU İLAÇ
Derslerindeki adaptasyon problemi ve zayıf ders notları nedeniyle ergen psikiyatristi olarak Prof. Süleyman Salih Zoroğlu’na başvurduğunu ifade eden Nehir Gürbüz, şunları söyledi:
“İlk seanslarda gayet iyiydi, ben kendi problemlerimi anlatıyordum. Bir keresinde benim seansımdan önce babamla görüşmüşlerdi. Burada babamla ne kadar iyi anlaştığımızı anlatınca, seansa girdiğimizde ‘babamla bu kadar samimi olmamam’ ve ‘gece yatarken kapıyı kilitlemem gerektiğini’ söyledi. Benim içimde başka bir kişilik olduğunu ve bu kişiliğin sözde gerçekleri ona söylememi engellediğini ima etmişti. Ben buna inanmadığımı söylemiştim. ‘Bir insanın bir kişiliği vardır, söyledikleriniz saçma geliyor’ gibisinden konuşmuştum.”
Devam edegelen seanslarda, diğer mağdurlardaki gibi, hafıza kaybına neden olan ‘ketamin’ isimli etken maddeyi kendisine verdiğini belirten Nehir Gürbüz, şu ifadeleri kullandı:
“Sonraki seanslarda bu ilacı burnumdan vermiş ve yutmamam gerektiğini söylemişti. Burnumdan damla olarak vermiş ve başımı eğmiştim. Bir seansta 3 kez verdi bu ilacı. Çok feci şekilde afallamıştım. Bunu neden verdiğini sorunca ‘daha rahat konuşmam için’ yaptığını söylemişti. Yanında doktor bir çalışan daha vardı. O ilacı verdikten sonra kendisi odadan çıkmıştı.”
Nehir Gürbüz, “Seanslarda babam hakkında sürekli ileri-geri konuşunca ben eve gelip bir daha gitmek istemediğimi ve verilen ilaçları da kullanmayacağımı söyledim.” şeklinde konuştu.
BABA GÜRBÜZ: SONRADAN ANLADIK
Baba Tolga Gürbüz ise yaşananları şöyle aktardı:
“Geçtiğimiz yıl 16 yaşındayken kızım derslerinde adaptasyon problemi yaşıyordu. Ortaokul zamanında başarılıydı, lise zamanında derslerine çalışamıyordu. Hiç zayıf dersi olmayan kızımın bazı derslerinde zayıf notlar gelince tavsiye üzerine Süleyman Salih Zoroğlu’na gittik.
5-6 seans devam ettik. İlk zamanda birlikte gidiyorduk. Sonrasında ‘kızınız tek gelsin, sizin gelmenize gerek yok’ denildi bize. Biz de ‘tek gitsin daha rahat kendisini ifade etsin’ diye düşünmüştük. O dönem konduramadık ama demek ki böyle adi insanlar varmış.”
Tolga Gürbüz, şöyle devam etti:
Bir gün kızım gelip ‘baba ben artık o doktora gitmek istemiyorum’ dedi. Nedenini sorduğumda ‘Baban akşam odaya giriyor mu’, ‘Baban sizi öpüyor mu’, ‘Baban sizle yatıyor mu’ diye sorular yönelttiğini, bundan çok rahatsız olduğunu söyledi. Kızıma genellikle baba-kız ilişkilerimizi sormuş. Kendisi ‘babamla çok yakınız, aramız çok iyidir’ deyince sürekli babalık üzerinden probleme kapı aralayacak sorular sorulmuş. Ben yine de kötüye yormadım, bunun tedavinin parçası olduğunu düşündüm. Kızım 4-5 aydır gitmiyor. Bazı ilaçlar vermişti ‘Bunlar senin motivasyonunu sağlayacak’ diyerek. Onları eczaneden almıştık. Bir seferinde kızımın burnundan damla verdiler. ‘Baba ben çok kötü oldum’ dedi. Bu ketamin ilacını muayenehanesinde veriyormuş. Yani kızıma da burnundan ketamin enjekte etmişti.
Bunun bir de ‘Ahmet’ isminde yardımcısı vardı. O da bize ‘Çoklu Kişilik Bozukluğu var’ diyordu. Meğerse her gelene bu tanıyı koyarak oradan ilerliyormuş.”
______________________
NE OLMUŞTU?
İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Büro Amirliği ekiplerince yürütülen çalışmada, Süleyman Salih Zoroğlu’nun çocuklara ketamin adı verilen ve anesteziyi başlatmak amacıyla kullanılmasının yanı sıra hastayı geçici hafıza kaybı ve hipnoz durumuna sokan ilacı verdiği belirlendi.
İlacın etkisinde kalan ve hipnoz durumuna geçen çocukların Zoroğlu’nun yönlendirmesiyle “ailelerinin kendilerine cinsel istismarda bulunduğu” yönünde beyan vermelerini sağladığı belirtildi.
Bu yöntemi kullanarak 5 ayrı çocuğu cinsel istismara uğradığına inandırarak ailelerinden şikayette bulunmalarını sağladığı iddia edilen Zoroğlu’nun hazırladığı raporlarla bazı çocukların aileleri ve avukatlarından tehditle para talep ettiği öne sürüldü.
Şüphelinin bazı çocukları kendi evinde tedavi adı altına tuttuğu, bazılarını da “Benim ağabeyim, ablam yurt dışında. Sen çok zekisin, seni orada okutalım” vaadiyle FETÖ’ye kazandırmaya çalıştığı iddia edildi.
Polis ekiplerinin çalışmalarının ardından gözaltına alınan şüphelinin evinde yapılan aramada çok sayıda ketamin ve muadil ilaçlar ele geçirildi.
Çalışmaların devamında şüphelinin yardımcısı olan ve FETÖ ile iltisakı tespit edilen A.A’nın yanı sıra eşi Ö.Z, sekreteri İ.A. ile ketamin ilacı temin ettiği belirtilen ve başka bir hastanede görevli stajer doktor H.A’yı da yakaladı. İfadelerinin ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden doktor Süleyman Salih Zoroğlu ile A.A. tutuklandı.
Gerçeğe aykırı cinsel istismar raporu hazırladığı suçlamasıyla tutuklanan Süleyman Salih Zoroğlu’nun FETÖ üyesi olduğu gerekçesiyle Adli Tıp Kurumu’ndaki görevinden ihraç edildiği öğrenildi. Adli Tıp Kurumunda çocuklara yönelik cinsel istismar suçlarına bakan ve 2016 yılında çıkarılan FETÖ üyesi olduğu gerekçesiyle KHK kapsamında ihraç edilen Süleyman Salih Zoroğlu’nun 2021 yılında Bakırköy’de kendisine ait muayenehane kurarak çocuk ve ergen psikiyatristi olarak çalışmaya başladığı belirlendi. Zoroğlu’nun İstanbul Çapa Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Ana Bilim Dalı Başkanlığını da yürüttüğü kaydedildi.