Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen ‘Her Anında Hep Yanında İstanbul İftar Buluşması’na katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan programda yaptığı konuşmasında, “Gazze’de vuku bulan hadiseler bu mübarek günlerin sevincini layıkıyla idrak etmemize engel oluyor. İnsanlıktan nasibini almamış terör devleti İsrail, tam 168 gündür Gazzeli kardeşlerimizi çocuk, kadın, yaşlı, sivil demeden alçakça katlediyor. 2. Dünya Savaşındakilerden daha vahşi bir soykırım uyguluyor. Türkiye ve birkaç ülke dışında İsrail’e ve batılı destekçilerine karşı sesini yükselten aktör neredeyse yok. Türkiye olarak Gazzeli mazlumlara yardım etmeye çalışıyoruz. Ülkemiz bu vicdanlı, yürekli duruşunun bedelini ödemiştir ve ödemektedir. İsrail’den özür dileyen değil, dik ve dirayetli tavrıyla İsrail’e özür dileten Türkiye gerçeği ülkemizdeki kimi çevreleri öteden beri rahatsız ediyor. Biz bunların arkasında hangi lobilerin olduğunun farkındayız. İsrail’in Gazze’de Filistinlilere karşı sergilediği vahşete tavrımızı en sert şekilde ortaya koymayı sürdüreceğiz” dedi.
“Deprem sebebiyle 104 milyar dolarlık ilave yükle karşılaşmış olsak da yüzde 4,5 oranıyla ekonomimiz büyümesini sürdürdü”
“Yakın tarihimizde yaşanan krizleri hepimiz çok iyi hatırlıyoruz. Başımıza gelen her hadisenin ülkemize ağır faturaları oldu” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’yi içine düştüğü kriz girdabından biz kurtardık. Ülkemiz kalkınma yolculuğunda önemli bir avantaj elde etti. Zaman zaman kasisler ile karşılaşsak da hedeflerimize doğru sabırla ama emin adımlarla ilerliyoruz. Çevremizde yaşanan onca sıkıntıya hatta savaşa rağmen rotamızdan sapmadık. Sadece deprem sebebiyle 104 milyar dolarlık ilave yükle karşılaşmış olsak da yüzde 4,5 gibi çok iyi bir oranla ekonomimiz büyümesini sürdürdü. Milli gelirimiz ilk kez 1,1 trilyon doların üzerine çıktı. İşsizlik oranı yüzde 9.4 ile son 10 yılın en düşük seviyesini gördü. Şubat ayında 21.1 milyar dolarla en yüksek ihracat rakamına ulaştık. Türkiye’nin sağlık turizminden aldığı pay da günden güne artıyor. Geçen sene bu kapsamda hastanelerimize 1,2 milyon başvuru yapıldı. Yapımı devam eden şehir hastanelerimizin de devreye girmesiyle bu sayının daha da yükseleceği kanaatindeyiz. Bu sene mal ve hizmet ihracatında hedefimiz 375 milyar dolar, turizmde hedefimiz ise 60 milyar dolardır. İş dünyamızın çabalarıyla daha öncekiler gibi bu hedeflerimize de ulaşacağımızdan şüphe duymuyorum” ifadelerini kullandı.
“Türkiye ve Türk ekonomisi için en doğrusunu yapmanın çabasındayız”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm dünya gibi bizim de en büyük sıkıntı kaynağımız enflasyondur. Enflasyona ilave olarak biz bir de tamahkarlıkla mücadele ediyoruz. Hiçbir ekonomik temeli olmayan saiklerle milletimizin ekmeğine kan doğramaya çalışan fırsatçılara göz açtırmamakta kararlıyız. İlgili bakanlıklarımız vasıtasıyla bu tür gayri ahlaki yollara tevessül edenleri takip ediyoruz. Hem aldığımız tedbirleri hem de uyguladığımız ekonomi programının etkisi ile yılın ikinci yarısında enflasyonda hızlı bir düşüşe şahit olacağız. Enflasyonun düşüşe geçmesi ile birlikte inşallah sağlık çalışanlarımızdan, emeklilerimize işçilerimizden, çiftçilerimize kadar toplumumuzun tüm kesimlerinin refahı da artacaktır. Hatırlarsanız 14-28 Mayıs seçimleri öncesinde de milleti panikletmek için her yolu denediler ama muvaffak olamadılar. Biz ekonomi programımıza ve ekibimize güveniyoruz. Bu konudaki sağlam duruşumuzu açıkça ortaya koyduk. Eleştirileri göğüslememe pahasına ülkemize ve milletimize ileride çok ağır bedeller ödetecek yollara girmiyoruz. Şunu çok iyi bilmenizi isterim; biz sadece günü kurtarmanın değil Türkiye ve Türk ekonomisi için en doğrusunu en hayırlısını yapmanın çabasındayız. Karşımızdakilerin böyle bir dertlerinin olmadığını en iyi siz biliyorsunuz” dedi.
“İstanbul’u muradına kavuşturarak belediyecilik hizmetlerinde zirveye taşıyacağız”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerel seçimlerle ilgili, “İstanbul aç, İstanbul şu anda hizmeti aç. Bunu yakalamak için evet 5 yılı kaybettik ama bir 5 yıl daha bekleyemeyiz. Bu kardeşiniz İstanbul’da görevi kimden almıştı? CHP’den almıştı. O zaman İstanbul çöp, çukur, çamurdu. Ben Kasımpaşa’da doğmuş, Kasımpaşa’da büyümüş bir İstanbul çocuğu olarak aslen ne kadar Rizeli olsam da buraların durumunu çok çok iyi bilirdim. Haliç doluydu, pislikten geçilmiyordu. Biz Haliç’i bu şekilde aldık önce temizledik. Buradan çıkardığımız bütün pislikleri 9,5 km ötede Alibeyköy’deki taş ocağına aktardık. Haliç eğer kokmuyorsa işte bizim sayemizde. Ama şurada birkaç kilometre ötede şu andaki mevcut başkan temelsiz temel atma törenine gitti. Çünkü bunlar bu işlerden anlamaz. Bunlara bir sorun soruşturun, geldin gidiyorsun acaba kaç tane metro yaptın? Kaç tane İstanbul’a hizmetkar olacak adım attın? Hiçbir şey yok. Yapmazlar, yapamazlar. Bunların geçmişinden bugüne attıkları bu tür adımlar yok. Hiçbir zaman da olmayacak. Çünkü bunlarda böyle bir aşk yok, heyecan yok, coşku yok. Bizde ise yatırım, istihdam, üretim, cari fazla yoluyla ülkeyi kalkındırmak var. Biz İstanbul’a aşığız. Türkiye’ye yeni bir heyecan getirmek istiyoruz. İstanbul’u muradına kavuşturarak Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan bu şehri belediyecilik hizmetlerinde de tekrar zirveye taşıyacağız” ifadelerini kullandı.
Yağız Ekrem Çiftçi – Abdullah Altunbaş
*İHA*