Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde AK Parti “Özümüzden Geleceğe Türkiye Buluşmaları” programına katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmada, “Bundan bir ay önce başlattığımız ve adına ‘Özümüzden Geleceğe Türkiye Buluşmaları’ dediğimiz kucaklaşma seferberliğimizi İstanbul programımız ile hitama erdiriyoruz. 6 Eylül’den beri tüm kadromuz ile sahadaydık. Program sayesinde teşkilat olarak birliğimizi, beraberliğimiz perçinledik. Kongre sürecimiz öncesinde bizlere rehberlik edecek fikir havuzunu derlemiş bulunuyoruz. Türkiye Buluşmaları, AK Parti’nin milletimizin kalbindeki sarsılmaz yerini bir kez daha teyit etmiştir. Vatandaşlarımız sorunların çözümü olarak ilk başta partimizi ve ittifakımızı görüyor. Vatandaşlarımız muhalefet aktörlerine güvenmiyor. Onlardan kendisine hayır geleceğine asla inanmıyor. Zaman zaman serzenişte bulunsa da insanımız son kertede AK Parti’ye ve Cumhur İttifakı’na güveniyor. AK Parti olarak bize verilen bu desteğin kıymetini çok iyi biliyoruz. Bunu boşa çıkarmamakta kararlıyız” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kongre sürecimizi tazelenmenin bununla birlikte büyük bir kucaklaşmaya dönüştürme arzusundayız. AK Parti ruhunu içselleştirmiş, AK Parti’nin ufkuna vizyonuna sahip millet ve memleket sevdalısı yeni isimler ile kadrolarımızı tahkim edeceğiz. Kongrelerimizi parti içi bir faaliyet gibi değil milletimizle geleceğimizi inşa edeceğimiz bir şölene çevireceğiz. Biz AK Parti olarak üye sayısı itibariyle Türkiye’nin en büyük ailesiyiz. Biz çıkar birliği yapmış değil Türkiye’ye hizmet aşkıyla dava ve yol arkadaşlığı yapmış bir siyasi partiyiz. AK Parti teşkilatlarını bir arada tutan harç, kardeşlik hukukudur. Makamlar, rütbeler, oturulan koltuklar değişebilir molalar olabilir, kesintiler olabilir, dinlenmeye çekilenler olabilir ama uğruna ömrümüzü adadığımız dava ilelebet payidar olacaktır. Bizden öncekilerden devraldığımız bu hizmet kervanı aynı şekilde yoluna devam edecektir. Öfke diline yer vermeyecek, nezaketle hoşgörüyle yolumuzda ilerleyeceğiz” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında, “Türkiye Buluşmaları’nda görev alan tüm kardeşlerime, tüm kabine üyelerimize, teşkilatımızın güzide mensuplarına teşekkür ediyorum. Sizlerin de yakından takip ettiği gibi son bir yıldır bölgemizde çok kanlı çatışmalar yaşanıyor. İsrail’in Gazze halkına yönelik soykırımı 1. yılı tamamlamak üzere. Tüm dünyanın gözleri önünde 50 bine yakın masum insan katledildi. Uluslararası hukuk, savaş hukuku, insana ve insanlığa dair ne kadar değer varsa hepsi ayaklar altına alındı. İşlenmedik suç, işlenmedik barbarlık kalmadı. Ama ne yaparlarsa yapsınlar Gazze halkının direniş zeminini kıramadılar. Gazzeli kardeşlerimiz tüm imkansızlıklara rağmen 364 gündür Siyonist işgalcilere karşı kahramanca direniyor. Filistin’in kahraman evlatlarına buradan en kalbi muhabbetlerimizi gönderiyoruz. Türkiye olarak tüm imkanlarımız ile Gazzeli kardeşlerimizin yanında olmayı sürdüreceğiz. İsrail’e karşı ekonomik tedbir uygulayan tek ülke biziz. Uluslararası tüm platformlarda Filistin halkının haykıran sesi olan biziz. İlk gün neredeyse duruyorsak bugün de aynı yerde dimdik duruyoruz. İlk gün neyi savunuyorsa bugün de aynı değerleri savunuyoruz. Türkiye’de ne diyorsak Birleşmiş Milletler kürsüsünde de aynı cümleleri kurmaktan asla çekinmiyoruz. Yalpalamadan, savrulmadan, kimseden korkmadan, kimsenin baskına boyun eğmeden, mazlumun yanında zalimlerin karşısındayız. İsrail’in Lübnan’a başlattığı saldırılar sonrasında en güçlü tepkiyi veren ülkelerden biri biz olduk” ifadelerini kullandı.
“İsrail’in hedefi bellidir. Batılı güçler ise bunların asıl niyetlerini bildikleri halde Holokost utancından dolayı Netanyahu ve katliam çetesine seslerini çıkaramamaktadırlar” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yıllardır bize özgürlüklerden bahsedenlerin Filistinli çocuklar için toplanan göstericilere nasıl davrandıklarını sizler de görüyorsunuz. Filistin bayrağına dahi tahammül edemiyorlar. Terör örgütlerine gelince protesto haktır, kutsaldır diyenler söz konusu Filistin olunca faşizmin en nobran halini savunuyorlar. Geçen yüzyılın başında olduğu gibi coğrafyamızda sinsi bir plan uygulamaya konmuştur. Hamas, Hizbullah, Suriye, Yemen, İran sadece bir bahanedir. İşgal ve istila politikasını meşrulaştırmak için İsrail hükumeti her gün yeni bir mazeret üretmektedir. İçimizdeki bazı İsrail dostları her ne kadar gerçekleri gizlemeye çalışsa da, Netanyahu çetesine dur denilmezse bu yayılmacı politikacının nereye varacağını bizler tahmin edebiliyoruz. Türkiye büyük bir ülkedir. Büyüklüğümüze yaraşır şekilde milletimizin güvenliğinde nasıl hiç zaafiyet vermediysek bugün de aynı stratejik akılla hamlelerimizi planlıyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Muhalefetin hangi gündemlerin peşinde koştuklarını görüyorsunuz. Sabah akşam koltuk kavgasından başlarını kaldıramıyorlar. Seçimlerde sandıkta yaşadıkları hezimeti unuttular. 4 yıl sonra yapılacak seçimler için şimdiden birbirleriyle kavgaya tutuştular. Geçen sene koltuğundan tard edilen eski genel başkan ise bir köşeye atılmanın hıncıyla sosyal medyadan sağa sola sataşıyor. Zehirli dili ve söylemleriyle tansiyonun düşmesine müsaade etmiyor. Biz bunlara aldırmadan millete hizmet mücadelemizi azimle sürdüreceğiz. Oruç Reis araştırma gemimizi Somali’ye uğurladık. 2017 yılından beri ülkemize önemli hizmetlerde bulunan Oruç Reis artık Somali’de 3 ruhsat sahasında sismik faaliyet yürütecek. Açlıkla anılan Somali bölgesi, Oruç Reis’in keşifleri sonrası huzurla refahla gündeme gelecek” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
Kaynak: İHA