Astım hastaları yanlış polikliniklere yönlendiriliyor: Alerjik astıma hangi bölüm bakar?

Astım hastalarının yanlış polikliniklere yönlendirildiği önemli bir sorun haline geldi. Alerjik astımın doğru bir şekilde teşhis edilmesi ve uygun tedavi alması, hastaların yaşam kalitesini artırmak açısından çok büyük önem taşıyor.

Alerjik astımın doğru teşhis ve tedavi sürecine odaklanarak hastaların yaşam kalitesini iyileştirecek bilgiler için haberimizi okumaya devam edebilirsiniz…

ASTIM TEŞHİSİ NASIL KONUR?

Astım tanısının konulması için ilk adım akciğer filmi ve solunum testleridir. Ancak testlerin normal olması, astımın dışlanması anlamına gelmez, çünkü astımın belirtileri değişken olabilir. Astım, çeşitli tetikleyici faktörlerle ilişkilendirilebilir, bu nedenle hastaların yaşam tarzı, meslekleri, alerjileri ve aile öyküsü gibi detayları da dikkate alınmalıdır.

ASTIM GEÇER Mİ, TEDAVİSİ NEDİR?

Alerjik astımın tedavisi, alerjilerin değerlendirilmesini ve tetikleyici faktörlerin tespit edilmesini içerir. Ayrıca, reflü, nazal polipler, egzama gibi eşlik eden durumlar da astımı tetikleyebilir. Tedavi başladıktan sonra, hastanın doğru bir şekilde kontrol ve takip edilmesi oldukça önemlidir.

ALERJİK ASTIM TEDAVİSİ

Alerjik astımın medikal tedavisinde, altta yatan enflamasyonun kontrolü büyük önem taşır. Bu tedavi sürecinde, zaman zaman kortizon içeren kana az karışan spreyler gibi kontrol edici ilaçlar ve hastanın yakınmalarını hafifletmeye yönelik rahatlatıcı ilaçlar kullanılabilir. Bazı durumlarda ise, astım hastalarının yaklaşık %3’ü ağır astım tablosuyla seyreder ve bu hastalarda biyolojik ajanlar adı verilen ilaçlar kullanılır. Bu biyolojik ajanlar, hastalığın şiddetini azaltmaya ve kontrol altına almaya yardımcı olur.

Bazı alerjik astım hastalarına ise immunoterapi adı verilen bir tedavi yöntemi uygulanabilir. Bu tedavi, hastalığın doğal seyrini değiştirebilecek tek tedavi şeklidir. Immunoterapi, hastanın alerjenlere olan duyarlılığını azaltarak vücuttaki aşırı tepkimeleri önlemeyi hedefler. Bu sayede, hastanın astım semptomları kontrol altına alınabilir ve tedavi sürecindeki başarı oranı artar.

ASTIM İÇİN HANGİ DOKTORA GİDİLİR? ALERJİK ASTIMA HANGİ BÖLÜM BAKAR?

Astım hastaları, göğüs hastalıkları kliniğinde uzmanlar tarafından değerlendirilmelidir. Kontrolsüz astımın uzun süreli inflamasyona neden olabileceği ve kalıcı darlıklar oluşturabileceği unutulmamalıdır. Erken teşhis ve uygun tedavi, hastaların yaşam kalitesini artırabilir ve günlük yaşam aktivitelerini rahat bir şekilde yapmalarını sağlayabilir.

Hasta ve doktor işbirliği, astımın doğru bir şekilde yönetilmesi için hayati önem taşır. Bu nedenle, astım hastalarının şikayetleri olmasa bile düzenli olarak göğüs hastalıkları kliniğine başvurması önerilir. Uzmanlar, astımın kontrol altında olması gerektiğini ve tedavi edilmemiş hastalığın ilerleyebileceğini vurguluyor. Astım hastalarının doğru yönlendirilmesi ve tedavi edilmesi, hastalığın etkilerini azaltmak ve yaşam kalitesini artırmak için önemlidir.

ASTIM BELİRTİLERİ

Astım, kişiden kişiye farklı belirtiler gösterebilen bir hastalıktır. Kimi kişilerde astım atakları nadiren görülürken, diğerlerinde ise belirtiler sürekli veya belirli durumlarda ortaya çıkabilir, örneğin egzersiz yaparken. Astımın belirtileri, hastalığın şiddetine ve tetikleyici faktörlere bağlı olarak farklılık gösterebilir. Astım belirtileri şunları içerebilir:

Nefes darlığı: Hava yollarının daralması nedeniyle kişi nefes almada güçlük çekebilir.

Göğüste sıkışma veya ağrı: Astım atağı sırasında göğüs bölgesinde baskı ve sıkışma hissedilebilir.

Nefes verirken hırıltı: Özellikle çocuklarda daha yaygın olarak görülen bir belirtidir.

Uyku sorunu: Astım nedeniyle yaşanan nefes darlığı, öksürük veya hırıltı uyku kalitesini etkileyebilir.

Solunum yolu virüsleriyle kötüleşen belirtiler: Soğuk algınlığı veya grip gibi solunum yolu enfeksiyonları, öksürük veya hırıltılı solunum ataklarını artırabilir.

ALERJİK ASTIM BELİRTİLERİ

Alerjik astım hastalığının temel belirtisi, solunum yollarının daralması ve tıkanması nedeniyle oluşan ataklardır. Bu ataklar sırasında kişiler nefes darlığı, göğüs sıkışması, hırıltılı solunum ve öksürük yaşarlar. Ayrıca, hastaların günlük yaşamda karşılaştığı bazı belirtiler de şunlardır:

İnatçı ve kuru öksürük nöbetleri.

Nefes alıp verirken hırıltılı ve ıslık benzeri sesler.

Göğüste sıkışma ve daralma hissiyatı.

Uyku bozuklukları ve uyku sırasında solunum zorlukları.

ASTIM VE ALERJİK ASTIM FARKI

Her iki hastalık da solunum yollarının aktifliği ile ilgilidir. Astım, solunum yollarının iltihaplanması ile karşımıza çıkarken alerjik astım ise alerjenlere karşı aşırı duyarlılıkla meydana gelen bir astım alt tipi hastalığı olarak görülür. Astım ve alerjik astım hastalığını şu şekilde ayırabiliriz:

Astım, solunum yollarının kronik olarak iltihaplanması ve daralması sonucu oluşan bir solunum yolu hastalığıdır. Astım atağı sırasında hava yolları daralır, bronşlar şişer ve salgı üretimi artar. Bu durum solunumda güçlük çekmeye, nefes darlığına, hırıltılı solunuma ve öksürüğe yol açar. Astım atağının tetikleyicileri çevresel faktörler, soğuk hava, egzersiz, sigara dumanı, enfeksiyonlar veya stres gibi çeşitli nedenler olabilir. Astım, alerjik ve non-alerjik olmak üzere iki temel tipe ayrılabilir.

Alerjik astım, astımın bir alt tipidir ve genellikle çevresel alerjenlere karşı aşırı duyarlılık sonucu oluşur. Bu alerjenler arasında ev tozu akarı, polenler, küf sporları, hayvan tüyleri ve böcek dışkıları bulunabilir. Alerjik astıma sahip kişiler, bu alerjenlerle temas ettiklerinde astım semptomları yaşarlar. Alerjik astımın belirtileri, diğer astım türleriyle benzerdir ve nefes darlığı, öksürük, hırıltılı solunum ve göğüste sıkışma gibi semptomları içerir.