Deva Partisi Van İl Başkanlığı kentin gündemine ilişkin her hafta düzenledikleri basın açıklamalarına devam ediyor. Deva Partisinin bu haftaki gündemi Van’ın Sağlık Hizmetleriydi. Açıklamayı Deva Partisi İpekyolu İlçe Başkanı Eray Bilgisel yaptı. Sözlerine anayasanın sağlıkla ilgili maddesini hatırlatarak başlayan Bilgisel, “T.C.Anayasası 56. Madde 2. Cümlede deniliyor ki devlet ; herkesin hayatını beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlama; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler . DEVA Partisi olarak hazırlamış olduğumuz “Sağlıkta Atılım Eylem Planı” var. Türkiye; alınamayan randevuların, konulamayan teşhislerin, yapılamayan ameliyatların, bulunamayan ilaçların ve göç eden hekimlerin ülkesi haline geldi. Ne yazık ki sağlık sistemi çöktü. İnsanlar, sağlığa erişemiyor. Bu gidişatı durdurmak en temel önceliklerimiz arasında. Çünkü sağlık sistemi güçlü olmayan bir ülke, sosyal devlet niteliğini kaybetmeye yüz tutar. İnsanlar mutlu ve sağlıklı yaşam haklarından mahrum kalır. Tespit, değerlendirme ve teşhisiyle başlar. Sağlıkta Atılım Eylem Planımız, herkes için erişilebilir ve adil bir sağlık sisteminin müjdecisidir. Öncelikle ilk hedefimiz, insanların sağlıklı kalmasıdır. Bu hedefimize ulaşmak amacıyla koruyucu sağlık hizmetlerini güçlendirmeyi, aile hekimliği sistemini, halk sağlığının merkezine yerleştirilmesi esas alınacaktır. Hastalığa yakalanan vatandaşlarımızın ise sağlıklarına hızla kavuşmaları için tanı ve tedavi kalitesini artıran çözümler geliştirilmiştir. Türkiye’de hekimlik yapmanın külfet haline getirildiğini maalesef üzülerek görüyoruz. Bu sorunu çözmek için öncelikle yetişmiş insan gücümüzle kavga eden zihniyeti kabul etmiyoruz. Ayrıca ülkemizin, sağlıkta en ileri teknolojilerin kullanıldığı ve geliştirildiği bir seviyede olması gerekir. Bu amaçla DEVA Partisi olarak sağlık endüstrisine yapacağımız yatırımlarla, ülkemizi sektörde uzmanlığıyla anılan bir kademeye taşımış olacağız. Bu bağlamda ele aldığımız sağlık ürün ve hizmetlerinde fiyatlama ve geri ödeme sistemini sürdürülebilir yapıya kavuşturacağız. Sağlıkta Atılım Eylem Planımız sağlık sektörünün tüm paydaşlarının mutlu olduğu bir sistem önermektedir. Çünkü sağlık sisteminin reçetesi, DEVA Partisi’dir.” dedi.
“MHRS’den Randevu Alınamıyor”
Açıklamalarında MHRS randevu sistemine de değinen Bilgisel; “Şimdi Aşağı yukarı hepimizin cep telefonlarında bir uygulama var. Nedir bu uygulama? MHRS yani Merkezi Hekim Randevu Sistemi. Bu uygulamaya bir girelim bakalım en yakın sağlık kuruluşunda bize verilen gün, kaç gün sonraya ait. Biz vatandaşlar olarak maalesef randevu almak istediğimiz zaman en erken 15 gün sonra tekrar aramamız ifade ediliyor. 15 gün sonra aradığımızda aynı şey tekrarlanıyor. Hastanelere gittiğimiz zaman hep şu görsellerle, yazılarla karşılaşırız, “Kanserden korkma geç kalmaktan kork” peki biz zamanında hizmet alamıyor isek erken davransak ne olur? Bunun pratikte bir karşılığı var mı? Nasıl erken davranacağız, nerede kaldı Anayasamızın ilgili maddesi? Zira bu madde devlete vatandaşının sağlığını koruma yükümlülüğünü veriyor. Sözlerime başlarken aktarmıştım. Teknolojiden faydalanmak çok güzel gerçekten konfor alanlarımızdan birisi. Hastaneye gitmeden randevu alabilmek görüntüde çok güzel ama iş eyleme yansıtıldığında eyleme dönüştürüldüğünde maalesef bu teknolojik nimetlerden faydalanamıyoruz” dedi.
“Her Doktora Ortalama 670 Hasta Düşüyor”
Uluslararası standartlara göre bir hekimin teşhis ve tedavi sürecinde geçebilecek standart zaman konusuna değinen Bilgisel, “Bir hekimin teşhis ve tedavi sürecinde geçebilecek standart zaman en az 20 dakika. Hastanelerimize baktığımız zaman acaba doktorlarımız hastalarına en fazla kaç dakika ayırabiliyor? Size çarpıcı bir örnek vereceğim kayınpederimin kalp krizi geçirmesi sonucu Erciş Devlet hastanesine acil kısmına gitmek durumunda kaldık. Oradaki kalabalığı görünce doktorlara sordum. Her gece aşağı yukarı kaç hasta bakıyorsunuz diye? Bana verilen cevap en az 2000. Peki kaç doktorsunuz? 3 doktor yani her doktora ortalama 670 hasta düşüyor. Bu doktor 670 hastaya nasıl şifa dağıtabilir ve o vatandaşlarımız nasıl kaliteli bir sağlık hizmeti alabilir? Arkasında Tabii ki asla tasvip etmediğimiz o kadar caydırıcı düzenleme yapılmasına rağmen sağlıkta şiddet olayları gündemden düşmüyor. Hastanelerde insanlar psikolojileri gereği ağır stres altındadır doktorlarımız da bu aşırı iş yükünün altında adeta ezilmektedirler. Diğer bir husus tetkik ve ilaç temini; Tetkik için kullanılan MR ilaçlı tomografi EKG gibi imkanlardan insanlarımız maalesef gün verilerek faydalandırılıyor. Tomografi mi çekeceksiniz size gün veriyorlar. İyi de acil bir durum var ise ve zamana karşı yarış oluyor ise iş işten geçtikten sonra o çekilen tomografinin o çekilen MR’ın o çekilen EKG’nin sizin sağlığınıza bir katkısı olur mu? Sağlık hizmet sunumumuza bir katkısı olur mu? Teşhisi koydunuz. Bu sefer ilaç temini konusunda sıkıntı yaşıyorsunuz. Yine bizzat başımızdan geçen bir olay Bir antibiyotik arıyoruz. Eczane eczane dolaşıyoruz sonunda merak ettim sordum eczaneye. Eczacı dedi ki bunun etken maddesi Avrupa’dan geliyor dolar kuruna endeksli pahalı olduğu için temin de güçlük yaşıyoruz. Biz doğru yapılan şeyin doğru verilen hizmetin hakkını veririz ve bunu da ifade ederiz bundan da çekinmeyiz ama yanlışların da altını kalın çizgilerle çizer ve yüksek sesle bunun yanlışlığını ifade ederiz.” açıklamasında bulundu.
“Sağlık Ocaklarında Tetkikler Yapılmıyor ve Yatak Sayısı Yetersiz”
Aile hekimliği sistemi konusuna da vurgu yapan Bilgisel, “Bir diğer husus Aile Hekimliği denen bir sistem var değil mi? AK Parti’nin ilk 10 yılında gerçekten amacına uygun bir şekilde faaliyet gösteren bir sistem gerçekten. Hastanelerin yükünü azaltmaya başlamıştı. Sonrasında Aile Hekimliği sistemine konu Sağlık ocaklarında tetkiklerin yapılamadığını doktorların memnuniyetsizliğinin hastalara bir şekilde yansıdığına şahit oluyoruz. Belli bir yaş üzerinde ve emekli olması gereken hayatının hani son demlerinde hayat yaşaması gereken doktorlarımız maalesef bu doktor eksikliğinden dolayı aile hekimliği ocaklarında hizmet vermeye çalışıyorlar. Yine bir örnek bölge hastanemizde bir adet Nefroloji 1 adet de Gastroenteroloji doktoru var ve bu doktorlara ulaşmak gerçekten imkansız. Bu durumda hastalarımız mecburen batıdaki daha büyük hastanelere gitmek durumunda kalıyorlar. Maddi imkanı olan var olmayan var. Bu da sağlığa erişimde gerçekten ciddi bir sıkıntı. Aynı şekilde üniversitelerde özel hastalar var. Yasal dayanağı var mıdır yok mudur bilmiyorum ama üniversitedeki hocalar özel muayene alanlarında ücret mukabili sağlık hizmeti veriyorlar. Parası olan bu hocalardan özel Muayene adı altında hizmet alabiliyorlar. Peki maddi durumu iyi olmayan hastalar? Onlar da ya özel hastanelere yönelmek durumunda kalıyorlar ya da borç harç bir şekilde o hizmete o sırayla o kuyruklarda o sağlıksız ortamlarda maalesef bu hizmeti almaya çalışıyorlar. 1627 yatak kapasiteli Bölge Hastanesi ki buna askeri hastaneye ve İstanbul hastanesinde dahil ediyoruz, 622’de Araştırma Hastanesi’ndeki yatak sayısı. Siz de çok iyi biliyorsunuz ki Van bölge hinterlandının Merkezi konumunda. Hakkari’ye Ağrı’ya Bitlis’e Muş’a hatta Iğdır’a sağlık alanında hizmet vermeye çalışıyor. Bu hastaneleri sadece Van’ın hastaneleri olarak görmemek lazım 2249 yatak kapasiteli bir sağlık kapasitesi ile bu bölgeye nasıl hizmet sunabilirsiniz” dedi.
“Sağlığı Siyasetin Malzemesi Yapmayın”
Doktorların tek tek gittiğini hatırlatan Bilgisel, “Bakın size bir görsel ne diyor Van Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada “Devlet hizmet yükümlülüğü kapsamında ilimize 96 uzmanı için 116 prenses Hekim ataması yapılmıştır Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin kocaya teşekkür ederiz. Tarih 7 Eylül 2023” Evet atama yapılmış Biz de sayın Koca’ya teşekkür ediyoruz. Bu rakamlar bu şekilde veriliyor da acaba Van’da mevcut hastanelerden giden doktor sayısı kaç bunu niye vermiyorsunuz? Vatandaşın bunu bilmeye hakkı yok mu? Ben size bir rakam vereyim. Son 10 ayda 2 bin 541 doktor iyi hal belgesi almak için başvurdu. Evet ülkeyi yönetenlerin idari tasarrufları dahilinde “giderlerse gitsinler” diyebilirsiniz onlar gidiyorlar ama sağlık hizmetinden yeterince faydalanamayan vatandaşımız sağlığından oluyor, hayatından oluyor, buna hakkınız yok! Bu ülkenin yetiştirdiği ve kendisinden hizmet beklediği hekimlere yetişmiş insan kaynaklarına ihtiyacı var, bunu siyasetinin konusu siyasetin malzemesi yapmamak lazım” vurgusunu yaptı.
“Hastanelerde Sevk Zinciri Bozulmuş, Hijyen Yönünde Sınıfta Kalmış Durumda ”
Sevk ve hijyen konularına da değinen Bilgisel, “Hastanelerimizde sevk zinciri bozulmuş durumda hiçbir şey kendi prosedürleri dahilinde işlemiyor Bölge hastanesine depremden sonra ek bir bina yaptınız dediniz ki Bölge Hastanesi depremden zarar gördü riskli durumda Dolayısıyla yanına yeniden devasa bir bina yaptık yaptınız Oysa şu an bakıyorsunuz o hasarlı denilen binalar şu an sağlık hizmeti vermeye devam ediyor bu durumda iki şey ortaya çıkıyor ya o binalar depremden hasar görmediler ya da ya da ülkemizde her yerde olduğu gibi insan yaşamı özellikle deprem karşısında çok ucuz.Hasar gören bir binada diğer türlü siz nasıl hizmet üretmeye devam edebilirsiniz. Maalesef hastanelerimiz hijyen yönünden de sınıfta kalmış durumda Dursun o da başlamak merkezine gidin özellikle refakatçiler yerlerde oturuyorlar yerlere battaniyeler seriyorlar hatta çok enteresan piknik sandalyelerini getirip koridorlarda hastalarını beklemek zorunda kalıyorlar bizzat kendimi şahit olmuşumdur. Hasta yakınlarına ücretsiz yada cüz’i rakamlarla misafirhane hizmeti veremez misiniz? İnsan yaşamı bu kadar değersiz bu kadar mı kıymetsiz.Şikayet var adlı sayfa girdiğiniz zaman Vatandaşlarımızın bu konudaki ızdıraplarını adeta yakından görebilir yakın onu okuyabilirsiniz bunları burada okumanın burada ifade etmenin çok da gereği zira yaşanan o psikolojik gerilim ortamında zaman zaman subjektif değerlendirmelerde olabilir. Bakın size bir görsel paylaşmak isterim Van’daki hastalara uyarı doktor yok” Ne diyor Van’ın dışında Hakkari Bitlis Muş Ağrı ve Iğdır ile birlikte 2 milyon nüfusu bulunan bir bölgede neredeyse tek hastanın olan 100 Yıl Üniversitesi Dursun Odabaş Tıp Merkezinde Doktor eksikliğinden hastane yetkilileri A4 kağıtlarıyla birimlerimiz hizmet verememektedir” yazılı ilanlar asmışlar çok enteresan” açıklamasında bulundu.