Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Abdullah Özkardeş bayılmanın beynin kan akımının önemli ölçüde azalmasıyla oluşan geçici bir şuur kaybı durumu olduğunu belirterek tıpta senkop olarak adlandırılan bayılma hakkında uyarılarda bulundu.
Bayılmanın beynin kan akımının önemli ölçüde azalmasıyla oluşan geçici bir şuur kaybı durumu olduğunu belirten Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Abdullah Özkardeş, “Bayılma (senkop) vakalarının çoğu kalbe bağlı olmayan nedenlerle görülür. Nabız ve tansiyonda ani ve hızlı düşme nedeniyle gelişir. Çoğunlukla sıcak ortamda, ağır bir yemek sonrasında olabilir” dedi. Özkardeş, kalbe bağlı birçok hastalık nedeniyle bayılma gelişebilir uyarısında bulundu. Şuur kaybının o an için hafıza kaybına da yol açabileceğini dile getiren İSÜ Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi’nden Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Abdullah Özkardeş, tıpta senkop olarak adlandırılan bayılma hakkında uyarılarda bulundu.
Epilepsi nöbeti geçirene soğan ve kolonyanın faydası yok!
BAYILMA SONRASI DÜŞME GERÇEKLEŞİYOR
Bayılma öncesinde genelde bulantı, terleme, esneme, bazen görme ve duyma bozukluğu gibi ön belirtilerin olduğunu dile getiren Doç. Dr. Abdullah Özkardeş, atak sonrasında ise hastanın benzinin soluk, terli ve kalp hızının yavaş olabildiğini ifade etti. Bayılmada kasların tonusu (gerginliği) da kaybolduğu için genellikle düşmenin gerçekleştiğini söyleyen Doç. Dr. Özkardeş, hastaların bazen tam olarak bayılmasalar da bayılacak gibi olduklarını hissettiklerini; bu gibi durumlara da tıp dilinde presenkop denildiğini belirtti.
TANSİYON DÜŞÜKLÜĞÜNE DİKKAT EDİLMELİ
Senkopun bir belirti olduğunu, başka bir hastalığın etkisiyle oluştuğunu ve bunun arkasında birçok nedeninin yatabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Özkardeş, senkopa yol açan ana sebepleri şöyle sıraladı: “Kalp hastalıkları, sinirsel kökenli vazovagal senkop diye adlandırılan olaylar, bazı akciğer hastalıkları, beyin damarları ile ilgili bazı problemler, kan şekerinin düşük olması, tansiyon düşüklüğü, kan kaybı veya kansızlık, kalp hastalıklarıyla olan senkoplar.”
KALP HASTALIKLARI NEDEN OLABİLİR
Senkopa yol açan hastalıkların içerisinde hayati önemi olan hastalıkların olduğunu belirten Doç. Dr. Özkardeş, “Bu hastalıklar tüm senkopların yüzde 20’sini oluştururlar. En çok kalp ritmiyle ilgili problemlerden kaynaklansa da kalbe bağlı birçok hastalık nedeniyle bayılma gelişebilir. Ritim bozukluğu nedeniyle, kalpten beyine giden kan miktarı değişebilir, geçici olarak kesilebilir ve buna bağlı olarak hasta bayılabilir. Çok hızlı veya yavaş aritmiler hafif baş dönmesinden baygınlığa kadar şuur değişikliği yapabilir. Ön belirti olmadan ani şuur kaybı olur ve ritim düzelince kişi hemen normale döner. Aritmilerle birlikte kalp bloğu olması, önemli boyutta nabız azalması, kalp kapaklarının hastalıkları, kalp içinde tümör olması, kalp kasının kansız kalması ve kalp krizi kalbe bağlı senkopun nedenleri arasında sayılabilir” ifadelerini kullandı.
SIKI KRAVAT BAĞLAMAK BİLE BAYILMAYA YOL AÇABİLİR
Senkop vakalarının çoğunun kalbe bağlı olmayan nedenlerle görüldüğünü söyleyen Doç. Dr. Özkardeş, “Nabız ve tansiyonda ani ve hızlı düşme nedeniyle gelişir. Çoğunlukla sıcak ortamda, ağır bir yemek sonrasında olabilir. Bulantı, terleme, esneme, bazen görme ve duyma bozukluğu gibi ön belirtiler olur. Atak sonrasında hasta soluk, terli olabilir ve kalp hızı yavaştır. Boyundaki beyine giden büyük damarların yanındaki algılayıcı hücrelerin duyarlılığının artmasıyla nabız yavaşlayıp baygınlık gelişebilir. Tıraş sırasında, sıkı kravat takıldığında, başın ani çevrilmesiyle şuur kaybı olabilir” şeklinde konuştu.
İNATÇI ÖKSÜRÜK NÖBETLERİYLE ORTAYA ÇIKIYOR
Bilinen bir hastalığı olmayan çoğu kişide ani ve hızlı pozisyon değişikliğine bağlı olarak geçici baş dönmesi olabileceğini de sözlerine ekleyen Doç. Dr. Özkardeş “Bu durum yaşlılarda daha fazla görülür. Postural hipotansiyon, yatar veya oturur pozisyondan ani kalkışlarda kan basıncının düşmesiyle olur; bayılma veya baş dönmesi ile sonuçlanabilir. Bu durum sıklıkla vücuttaki sinirlerin fonksiyon bozuklukları, aşırı sıvı kaybı ve kullanılan ilaçların yan etki göstermesi durumlarında ortaya çıkar. Bazen akciğer hastalığına bağlı inatçı öksürük nöbetleri de senkopa yol açabilir” diye konuştu.
NEDENİ MUTLAKA ARAŞTIRILMALIDIR
Bayılma anında hastanın uygun müdahaleyle kendine getirilmesinin önemine dikkat çeken Doç. Dr. Özkardeş, senkop tedavisi ile ilgili şu bilgileri paylaştı: “Kan basıncı ve nabız normale döndüğünde, genellikle hasta da kendine gelir. Bayılmanın nedeni araştırılmalıdır. Detaylı tetkik ve incelemelerin yapılması gerekebilir. Senkopta tedavi, sebebi ortadan kaldırmaktır. Ritimde bir sorun varsa düzeltilmeli, kapak hastalığı varsa gerekirse ameliyat edilmelidir. Kalp hastalığına bağlı senkoplar tehlikelidir ve vakit geçirilmeden müdahale edilmelidir. Vazovagal senkopta ise tetikleyen sebeplerin mümkün olduğunca kontrol altına alınması gerekir. Bazı egzersiz programları ve ilaç tedavileri yapılabilir.”
ÖNEMLİ BİR BAYILMA NEDENİ
Epilepsinin önemli bir bayılma nedeni olduğunun altını çizen Doç. Dr. Özkardeş, “Epilepsi, bir beyin hastalığıdır. Beyindeki anormal elektriksel faaliyet sonucunda görülür. Birçok türü olsa da hepsi nöbetler halinde seyreder. Şuur kaybının olduğu büyük nöbetlerde kol ve bacaklarda kasılmalar görülür. Nöbetlerin ne zaman ve nerede geleceğini bilebilmek mümkün değildir. Tedavi edilmesi gereken bir hastalık grubudur. Senkoptan ayırt edilmesi gereken diğer bir bayılma türü psikojenik nöbetlerdir. Bazı duygu ve psişik durumlarda, genellikle başkalarının yanında olur. Ağlayarak kendine gelme olabilir” diyerek sözlerini noktaladı.
Kaynak : İHA