Dünyada yabancı öğrencileri ülkelerine çekebilmek adına binlerce çalışma yürütülürken bizde ise yabancı öğrenci düşmanlığı yapılıyor.
Türkiye’de eğitim için bulunan uluslararası öğrenciler, son zamanlarda özellikle bazı kesimler tarafından sosyal medya üzerinden yürütülen tehlikeli bir kampanyanın konusu hâline getirildi. İnternette yabancı öğrencilerin diploma törenindeki görüntülerinden yola çıkılarak “Türkiye işgal ediliyor” velvelesi koparılıyor. Oysa, Türkiye son 10 yılda dünyada en fazla uluslararası öğrenci kabul eden ilk 10 ülke arasına girmeyi başardı.
OECD’nin verilerine göre dünyada 8 milyon uluslararası öğrenci var. Bunlar kendi ana vatanlarından farklı bir ülkede yükseköğretim gören öğrenciler. Yabancı öğrencileri çekmek için bütün dünya üniversiteleri çok ciddi bir rekabet içerisinde. Çünkü bu özellikle gelişmiş ülkelerin önemli bir ihracat kalemi. Alanında uzman isimlerle sergilenen bu düşmanlığı mercek altına aldık. Uzmanlar “Bunun önü bir an önce kesilmeli, ağır cezalar verilmeli” ikazında bulunarak şunları söyledi:
DÖRT YIL MİSAFİR ÖMÜR BOYU DOST
Altınbaş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan: Yaklaşık 300 bin uluslararası öğrenci Türk üniversitelerinde eğitim görüyor. Bu öğrenciler, dört yıl misafirimiz oluyor, sonrasında da ömür boyu dostumuz kalıyorlar. Türkiye’nin dünyadaki yumuşak gücü hâline geliyorlar. Gönüllü büyükelçimiz olan bu gençler, Nijerya’daki eczanesine Türkiye’den aldığı diplomayı asıyor. Yurt dışı gezilerimizde Türkiye’den mezun olmuş bir bakan ya da büyükelçi gördüğümüzde, bizimle Türkçe konuştuğunda çok mutlu oluyoruz. Ne mutlu ki, öz geçmişinde Türkiye’den mezun olduğu üniversiteleri yazıyorlar. Türkiye’nin uluslararası öğrencilerine ırkçılık ve yabancı düşmanlığı yapanlar, insanlığa karşı suç işliyor. Bu düşmanlığın önü bir an önce kesilmeli. Bunlara en ağır cezalar bir an önce verilmeli. Çünkü uluslararası öğrencilerin bir üniversitede ya da ülkedeki varlığı, ancak eğitim sisteminin zenginliğini gösterir.
NEDEN Mİ GELİYORLAR?
Ülkemiz coğrafi olarak çok avantajlı bir konumda. Türk Hava Yolları ile Afrika, Avrupa ve Asya’da yaklaşık 100 ülkeye üç saatte seyahat edebiliyorsun. Mühendislik, tıp, sosyal bilimlerde üniversitelerimizin başarı grafiği yüksek. Uluslararası değerlendirme sıralamalarına baktığınızda pek çok Türk üniversitesi ilk 1.000’de yer alıyor. Aynı zamanda Türkiye, Bologna eğitim sistemine üye. Bu da diplomanızın ister lisans ister yüksek lisans düzeyinde olsun, Avrupa ve Amerika’da geçerli olduğu anlamına gelir.
YUMUŞAK GÜÇ ETKİSİ NEDİR BİLMİYORLAR
Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan: Uluslararası öğrencilerimize yönelik ırkçı yorumları yapanlar ne üniversite kavramının özünden ne soft power (yumuşak güç) etkisinden, ne de ekonomik katkıdan anlıyor. Bunlar millîliği, milliyetçiliği bilmiyor.
TÜRK ÖĞRENCİLERE FAYDA SAĞLIYORLAR
Prof. Dr. Erhan Erkut: Şimdiye kadar üç üniversitenin küreselleşme çabalarına yönetici olarak katkım oldu. Sınıfta yabancı öğrencilerin olmasının sınıftaki Türk öğrencilere çok sayıda faydası olduğunu düşünüyorum. Onlara uluslararası ağ sunuyor, farklı perspektifleri sayesinde sınıf içi tartışma başka bir boyuta taşınıyor ve İngilizce konuştukları için öğrencilerin dil becerileri gelişiyor. Özellikle gelişmekte olan ülkelerden gelen yabancı öğrencilerin çoğu kendi ülkelerinde ulaşamayacakları bir eğitime kavuşuyor ve kendilerine bir gelecek kurma potansiyeline ulaşıyorlar. Nitelikli insan gücünün yetişmesi bölgesel kalkınma için çok değerli. Bu öğrencilerin bir kısmı doğru istihdam edilirlerse ülkemiz ekonomisine katkıda bulunacaklar, ülkelerine dönseler bile hayat boyu birer kültür elçimiz olacaklar. Ülkemizin eğitimde çekim merkezi hâline gelmesi hem Türk öğrencilere hem gelen uluslararası öğrencilere hem de ülkemize çeşitli yararlar sunuyor. Uzun yıllar üniversite öğrencisi ihraç eden bir ülke konumundan son yıllarda yurt dışından öğrenci alan bir ülke, hatta bölgesel bir yükseköğretimde çekim merkezi konumuna geçtik. Doğrudan ekonomiye de katkı sağlıyorlar. Bunun yanında yabancıların ezici çoğunluğunun belirli bir ülkeden olduğu söylemini de istatistikler desteklemiyor.
100 MİLYAR DOLARLIK PASTA
OECD sayılarına göre dünyadaki uluslararası öğrencilerin eğitim için harcadıkları kaynak 100 milyar doların üzerinde. Türkiye’nin bundan aldığı pay ise 2 milyar dolar. Türkiye 2030’a kadar uluslararası öğrencilerin sayısını 500 bine çıkarmayı, uluslararası eğitim hizmetlerinden elde edilen ihracatı da 10 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor.
ZORLUK VE TACİZLE KARŞILAŞTIM
Altınbaş Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği okuyan Ahmed Hashımı Muhammed “Okuduğum üniversitede bütün uluslardan gelen öğrenciler var. Sadece bir ülkeden öğrenci yok. Böyle bir bakış açısı var çok yanlış. Yurt dışından gelmiş olsak da Türkiye yerlisi olsak da kardeşler ve ablalar olarak derin sevgi ve karşılıklı saygı içinde bir arada yaşıyoruz. Ortak amacımız eğitim almak. Türkiye’de özellikle bir öğrenci olarak, belirli zorluklar ve taciz vakalarıyla karşılaştım. Ancak birkaç bireyin davranışlarına dayanarak bir ülkeyi bütünüyle yargılamanın haksız. Burada geçirilen her an, rahat, keyifli ve fırsatlarla dolu. Sudan’ı bu canlı akademik dokuda temsil etmekten onur duyuyorum” dedi.
Kaynak : İHA