Fas’ta en az 2 bin 122 kişinin yaşamına mal olan depremden üç gün sonra enkaz altındakileri kurtarma çalışmaları sürüyor. Askerler ve yabancı yardım ekipleri, ücra köylere ulaşmaya çalışıyor.
Kuzey Afrika ülkesi Fas’ta Cuma akşamı meydana gelen 6,8 büyüklüğündeki depremin ardından arama-kurtarma çalışmaları sürüyor.
Resmi açıklamalara göre, depremde en az 2 bin 122 kişi yaşamını yitirirken, en az 2 bin 421 kişi de yaralandı. Fas devlet televizyonunun aktardığına göre, depremin merkez üssü olan El Huz bölgesinde 18 binden fazla aile felaketten etkilendi.
Şiddetli depremden üç gün sonra enkaz altında kalanları bulma umudunu koruyan arama-kurtarma ekipleri, çalışmalarını yoğunlaştırdı. 72 saat, uzmanlara göre bir insanın susuz hayatta kalabileceği üst sınırı ifade ediyor.
ÇOK SAYIDA KÖY YERLE BİR OLDU
Deprem yüzünden Atlas Dağları’nda bulunan çok sayıda köyün yerle bir olduğu belirtiliyor. Askerler ve yabancı yardım ekipleri, tır ve helikopterlerle, şu ana kadar yardım ulaşmayan ücra köylere ulaşmak için çaba sarf ediyor. Morocco Online News haber sitesinin aktardığına göre, buldozer ve lojistik ekipman yüklü olan askeri araçlar, ambulansların geçmesini sağlamak amacıyla depremin hasar verdiği yolları açmaya çalışıyor.
Marakeş ve çevresinde, insanların, arka arkaya üçüncü gece sokakta ve ev dışındaki diğer mekanlarda yattığı bildirildi.
Başından ye gövdesinin çeşitli yerlerinden yaralanan İbrahim Vaali, her şeyin 3 saniye içinde tepetaklak olduğunu söyledi.
Genç depremzede, o geceyi şöyle anlattı:
“Cuma gecesi saat 11 buçuk sularında deprem başladığında büyük korku yaşadık. Her şeyin tepetaklak olması 3 saniye sürdü. Bulunduğum yer kamıştan yapılan çatı tarafında olduğu için hayatta kaldım. Her tarafım toprak içerisinde kaldı. Toprak hepimizin üstünü örtmüştü. Ayağa kalktığımda eşimin ve 4 aylık kızımın ağlama seslerini duydum. Eşim ve kızımla beraber enkazdan kendi çabalarımızla çıktık. Anneannem de bizdeydi. Onu da çıkardık ama sırtında kırık olduğu için onu ameliyata aldılar.”
“Kurtulduğumuza sevinemedik”
Amizmiz’de yaşadığı mahallenin eski olduğunu ve genelde evlerin topraktan yapıldığını aktaran Vaali, şöyle konuştu:
“Annem ve babam kardeşlerimle yanımızdaki evde yaşıyorlar. Onlar da topraktan olan evlerinin altında kalmışlar. Depremden yaklaşık bir saat sonra onları çıkarmaya çalıştık ama çok geç kaldık. Toprak altında hayatlarını kaybetmişlerdi. Benden küçük iki de kardeşim var, onlar enkaz altında vefat ettiler. Ben, eşim ve kızım kurtulduk ama kurtulduğumuza sevinemedik. Depremde sevdiklerimizi, büyüklerimizi kaybettik.”