Yapay zekâ tehlikeli bir yere doğru mu gidiyor?

Yapay zekâ, bir bilgisayarın neredeyse bir insanmış gibi düşünmesine, eyleme geçmesine ve yanıt vermesine olanak tanıyor. Bilgisayarlar, tahminlerde bulunmak, sorunları çözmek ve hatta kendi hatalarından ders çıkarmak için bol miktarda bilgiyle beslenebilir ve bu verilerdeki dizilimleri tanımlayacak şekilde eğitilebiliyor.

“YAPAY ZEKÂ ÇOK DA ÖNEMLİ DEĞİL”
Vanlı Bilişim Uzmanı Bilgin Berge, yapay zekâ ile ilgili konuştu. Berge, “Yaklaşık 19 yıldır bilişim sektöründe hizmet veriyorum. Yapay zeka bir makine dilidir. Makina diline siz bir şey öğretirsiniz. Nasıl ki bir çocuk doğduğunda ona bir şeyler öğretirsiniz çocuk büyür, öğrettiklerinizi uygular bu da tam olarak bu şekilde. Siz bir makineye bir şeyler öğretirsiniz, makine öğrenir ve bir şeyler öğrendikten sonra söylediklerinizi ya da makineye verdiklerinizi otomatik olarak uygular. Yapay zekâ budur. Bence yapay zekâ o kadar da önemli değil, çünkü geçmişe ve geçmişteki teknolojiye baktığımızda hiç yapay zekâ teknolojisi kullanılmamıştır. Günümüzde insanlar akıllı saat kullanıyor. Ben akıllı saatlerin çokta faydalı olduğunu düşünmüyorum. Dolayısıyla yapay zekâ bence önemli değil Son yıllarda neden bu kadar önemli olmaya başladı diye soracak olursanız? Bu sorunun cevabı hayatı kolaylaştırdığı için. Şimdi bir makale yazacaksınız. Cümle kurmak zor, yapay zekâ saniyeler içerisinde yerinize cümle kurabiliyor. Aynı şekilde yapay zekâyla bir resmin kısa süre içerisinde montajını yapabiliyorsunuz ya da bir video yapabiliyorsunuz. O yüzden yapay zekâ son yıllarda önemli bir yer aldı ama genel olarak bakarsanız aslında yapay zeka geçmişle kıyaslarsak başarı olarak da düşük ve önemli değil. Bu benim kendi düşüncem” ifadelerini kullandı.

“YAPAY ZEKÂ BAŞLI BAŞINA BİR TEHLİKE!”
Yapay zekâ teknolojisini bir tehlike olarak nitelendiren Berge, “Yapay zeka başlı başına bir tehlike. Düşünebiliyor musunuz birisi sizi taklit ediyor, görüntünüzü, mimiklerinizi, her şeyinizi taklit ediyorlar, sizin yerinize konuşuyorlar, sizin yerinize işlem yapıyorlar. Yani parmak izi kısa vadede taklit edilebilecek bir şey değil ama yüz ifadeleri taklit edildi. Bunun örnekleri de var. Hatta insanları klonladılar. Bu açıdan baktığınız zaman yapay zekâ tehlikeli” dedi.

“ÜLKEMİZDE YAPAY ZEKÂYI DENETLEYEN BİR KURUM YOK!”
Ülkemizde yapay zekâyı denetleyen bir kurumun olmadığını ve bununla alakalı bir adım atılması gerektiğini dile getiren Berge, “Ülkemiz bence iş çığırından çıkmadan yapay zeka araçlarını, yapay zeka yazılımında bir modül, proje geliştiren firmaları denetlemeli. Bunun bence bir bakanlığı ya da birimi olmalı. Bu birimin izni dâhilinde siz bir proje yapmalısınız. Düşünün siz bir görüntü işleme yazılımı yapacaksınız ama ne amaçla yapacaksınız? Nerede kullanacaksınız? Bunu devletin hangi birimleri denetliyor? Dolayısıyla baktığımız zaman şuanda Türkiye’de yapay zekâ hakkında ropörtaj verme uzmanlığına bakıyoruz, makaleleri okuyoruz hiç birinde bu husus yok. Kimse bu konuya dikkat etmemiş. Ben dikkatini çekeyim hatta altını çizeyim kesinlikle kısa süre içerisinde olmasa da ülkede bir yapay zeka biriminin bu bakanlık mı olur, başkanlık mı olur bunun yasal süreçlerine tam olarak hakim değilim yüce devletimiz daha iyi bilir. Bunların yapılması lazım. Aksi takdirde kötü niyetli yazılımcılar bu yapay zekâyı kötü niyetle kullanacaklardır” diye konuştu.

“ZARARLARI OLDUĞU KADAR FAYDALI YÖNLERİDE VAR”
Yapay zekânın zararları olduğu kadar faydalarının da olduğunu dile getiren Berge, şunları söyledi:
“Hem kendi yaptıkları araçlarla, hem de yurt dışı kaynaklı instagramda sık denk gelmişsinizdir şuan on binlerce ücretsiz yapay zeka aracı var. Hatta bazı yapay zekâ araçları bırakın sesi, görüntüyü sizin yerinize arama yapabiliyor. Siz o yapay zekâ aracına bir komut veriyorsunuz, komut sizin yerinize hareket ediyor. Komut sizin yerinize bazı fonksiyonları yerine getiriyor. Şimdi bunları düşündüğümüzde yapay zekâ çok çok tehlikeli ama hiç mi faydası yok diye soracak olursanız tabiki de faydası var. Katkısı bir trafik ışıkları düşünün, trafik ışıklarında mobese kameraları olur mobese kameralarını inceleyen emniyet teşkilatları olur. Gün boyu bir insana bir kamerayı izleyin deseniz de ne kadar dikkatli olursa olsun plakaları hızlı bir şekilde aksiyon alması çok zordur ama bu yapay zekayla hata payı olmadan yapılabiliyor. Mesela görüntü işlemeyle yapılmış bir kamera düşünün siz mobese direğine entegre ediyorsunuz, ışık ihlali yapan herkesi tespit edip, anında ceza yazabilir. Bakın buradan baktığınızda faydalıdır ne yaptı kuralları çiğneyenleri cezalandırdı. Tabiki faydalıdır ama öte yandan kötü yanlarını da düşünün. Bir iş yeri düşünelim iş yeri hemen kapısının önüne görüntü işlemeli kamera takmış ama kimse bilmiyor. KVK bilgilendirme metni de bırakmamış iş yerine iş yerinden geçen herkesi görüntüsünü kaydediyor. Bunu görüntü işliyor ve sonra kendi veri tabanı eşleştiriyor ve bu sayede sizin nereye gittiğiniz, hangi yolda gittiğiniz gibi bu bilgileri kaydedebilir. İşte bu iş yeri eğer böyle bir kamera kullanacaksa ve ne amaçla kullanacağını önceden izin alması gerekiyor ama böyle bir kurum yok şu anda yani bizim kişisel verilerin korunması kanunun çıktığı belli bir kurum da var. Bu kurum kapsamına giren bir iş de değil tam olarak. Yapay zekâ bir yazılım dilidir, yani python diliyle yazılıyor. Dolayısıyla bu yazılım dili zaten yeni bir dil değil yıllardır var olan bir dildir. Yine farklı bir örnek vereyim, yine dünya devi elektrikli araç üreten firmalar var. Siz ne yapıyorsunuz, milyonlar döküp bu arabalardan birini alıyorsunuz ama adam bakıyor tipinizi beğenmiyor ya da bir basın açıklaması yapışsınızdır ve basına verdiğiniz demeçten rahatsız oluyor ve bir tuşta arabanızı kapatabiliyor.”

“YAPAY ZEKÂ İNSANI GEÇEMEZ”
Yapay zekanın bir insanı geçecek güçte olmadığını söyleyen Berge; “Yapay Zeka bir insanı geçemez. Yani yapay zeka istediği kadar insanların işlevlerini yerine getirsin biz duyguları olan insanlarız ve duygularımız günün belli saatlerinde değişkenlik gösterir. Biz geceleri duygusalken sabahları daha dinamik bir varlığız ve yine inanç unsuru var. Bunların hepsini göz önünde bulundurduğumuz da bir toplumu olmasa bile tüm toplumu yine irdelediğimiz de ben geçeceğini düşünmüyorum. O yüzden yapay zeka her şey değil” açıklamasını yaptı.

“VAN’DA YAPAY ZEKÂ BÖLÜMÜNE CİDDİ RAĞBET VAR”
Van YYÜ’de yapay zekâ bölümüne ciddi rağbetin olduğunu dile getiren Berge, “Van da üniversitemiz 2 ya da 3 yıl önce olsa gerek yüksek lisans anlamında bir yapay zeka bölümü açtı. Son yıllarda bu bölüme ciddi bir rağbetin olduğunu fark ettim. Bu aslında bazı arkadaşların akademik dil anlamında da yapay zekâyla yakından ilgilendikleri anlamına gelir” şeklinde konuştu.